Bazı sorularım olacak, yalnız sadece insanı tarafınızla bakın bu sorulara çünkü gördüğünüz gibi dünyevi hiçbir şey fayda vermiyor. Bakın bir hastalık her şeyi unutturdu. Ne siyaset, ne para, ne yandaşlık, ne iftira, vs hiçbiri para etmiyor ve bir nebze fayda vermiyor.

1) Ekonomik durumumuz iyiyse, neden para bağışları yapılmaya başlandı ve rol model olarak Cumhurbaşkanı ilk  7 maaşını neden bağışladı?
2) Madem ekonomimiz iyi, neden halkın gönüllü olarak kendini eve kapatması isteniyor, sokağa çıkma yasağı uygulanmıyor ? 
3) Devlet güvencesinde olmayan vatandaşlar cebindeki 3-5 kuruşla ne kadar evde sabredebilir ?
4) Devlet güvencesinde olmayıp, cebindeki 3-5 kuruşu biten halk çocukları aç kaldı diye sokağa dökülürse daha kaç kişi hastalanıp ölür ?
5) Peki sokağa çocukları aç kaldı diye dökülen vatandaşa devletin tepki ve yaptırımı ne olur ?
6) Esnaf olan vatandaşlarımızın kira ve diğer giderlerini, daireleri kira olan vatandaşlarımızın ev kiraları sorunları ne olacak ?
7) Dükkan ve ev sahiplerinin kira bedelleri sorununa devlet mi eğilecek, sahiplerinin vicdanlarına mı bırakılacak ?
8) Eşleri ölen, çocuk ve gelinlerinin yanında sığıntı olarak kalan yaşlılarımız, normal hayatta sabah evden çıkıp, yatsı namazında eve gidip uyurken şimdi hep evdeler bu konuda bir planlama yapıldı mı?
9) Hastanelere korkudan gidemeyen, başka rahatsızlık ve hastalıklardan mustarip olan vatandaş fenalaşınca ne yapacak ? 
10) Ben esnafım, çalışmasam çocuklarım, ailem aç kalır diyen babaya yaptırım uygulamak tüm vatandaş ve özellikle rızkını gündelik işlerle çıkaran vatandaşa göz dağımıdır ?
Bu soruların cevapları vardır elbet. Ama verebilene...

Aslında benim bazı fikirlerim var. Hem bu musibetlerin olduğu zamanda hayırlara vesilede olur. Nedir bunlar;

- Tüm devlet memurları maaşlarının yarısını bu hastalık bitene kadar geliri olmayan aileye bağışlayabilir. Örneğin 30 milyon çalışan varsa 60 milyon kişinin evine ekmek girer.
- Tüm alacaklı kurumlar hastalık bitene kadar halktan alacakları hizmet bedeli ve vergileri dondurabilir. Gerekirse devlet yetkilileri aracılığıyla konuyla ilgilenilebilir.
- Tüm ev, dükkan, işletme sahipleri kira gelirlerini en azından yarısından feragat edebilir. Gerekirse devlet yetkilileri aracılığıyla konuyla ilgilenilebilir.
- Fiyat artışları ve fırsatçılığın önüne geçilip, insanların ürünlere rahat bir şekilde ulaşmalarına yardımcı olunmalıdır. Örneğin sarımsak 90 lira olmuş ve gün geçtikçe önü alınmazsa her şey buna benzeyebilir.
Elbette zor durum etraf tökezlememizi bekleyen hain ve düşmanla dolu ama unutulmamalıdır ki bize bizden yani en azından bizden zannettiğimiz kişilerden başkası zarar veremez.
Yaşadığımız bu zor günlerde belki de daha beteri olur, Allah bilir. Birlik ve beraberlikle ancak atlatabiliriz. 
Peygamberimizin şu sözleri özellikle yaşadığımız bu günler içinde Kuran’a ve sünnete nasıl bağlanmamız gerektiğini gördüğünüz, bağlanmayınca neler olduğunu gözler önüne sermektedir;

“ Komşusu aç iken, tok yatan bizden değildir.”