AK PARTİ BİNGÖL’DE NEDEN KAYBETTİ?

Belki de şuan en çok sorulan sorulardan biride budur.

AK Parti Bingöl’de tarihi yenilgi aldığı doğru ama bu yenilgiyi HDP’den değil, kendisinden aldığı da bir diğer gerçektir.

Şimdi en başa dönelim.

Yıl 2002…

Henüz yeni bir parti olan AK Parti ilk seçimlerinde Bingöl’de %31 oy aldı. AK Parti kendisine en yakın olan DEHAP’ın barajı aşmaması üzerine 3 milletvekili ile meclise girdi. Bu AK Parti adına yapılan ilk seçimdi ve Bingöl’de 3 vekil alarak kendisini Bingöl’de güçlü görmeye başlamıştı.

Yıl 2007…

AK Parti Bingöl’de tarihi bir zafer elde etti. %31’den aldığı oy oranını %71’e çıkararak Bingöl’ü kalesi ilan etmiş ve Bingöllülere güvenmenin zirvesine çıkmıştı. Bu seçimde 3 vekil hakkını da hanesine yazdırıp Bingöl’ü ayrı bir yere koymuştu…

Yıl 2011…

AK Parti, Bingöl’de 2 seçim üst üste 3-0 yapmanın keyfiyle Bingöl’e ceketimizi koysak çıkarırız mantığıyla hareket etti. Bingöl, AK Parti’nin yanlış aday tercihini affetmemekle kolay lokma olmadığını göstermiş ve önceki seçimde aldığı %71’lik oy oranını %67’ye düşürmekle kalmayıp seçimlere Bağımsız giren İdris Baluken’i de meclise göndermeyi başarmıştı.

Bu sonuç ile AK Parti Bingöl seçmeni, AK Parti’nin aday tercihlerinde düşünmesi gerektiği mesajı vermişti.

Yıl 2015…

AK Parti yeni Türkiye sloganlarıyla seçimlere hazırlanmış ve Bingöl’den zafer ile ayrılmanın hesaplarını yapıyordu. Ve adayların açıklanacağı gün gelmişti. Heyecanlı bekleyiş nihayete erecekken açıklanan liste sürpriz oldu. Kimsenin beklemediği liste AK Parti’ye ilk defa toplu tepki gelmesine neden olmuştu. Tabi bu tepki, Allah rahmet eylesin Celal Ayrancı abimizin vakası ile zirveye tırmanmış ve geri dönüşü olmayan bir hal almıştı. Bingöl bir yandan yasta diğer yandan AK Parti’ye içten içe tepkiliydi.

Aday belirleme süreci bu şekilde gerçekleşmiş ve Bingöl tarihinde görülmemiş seçim çalışmaları da başlamıştı...

Adaylar Bingöl’de yaptıkları seçim çalışmaları tarihte görülmemiş rezilliklerle doluydu.

Önce Şebnem Hanım diğer iki aday ile araları bozulmuş ve tek başına seçim çalışmalarını yürütmesi halkın gözünde “bunlar şimdiden anlaşamıyorlar” söylemlerine neden oldu.

Gittiği her köyde kendisini halka küstüren ve olur olmaz çıkışlarla kendisini insanlardan soğutan bazı vekil adayları kendisini halka soğutmakla kalmayıp AK Parti’yi de soğutmuştu…

Bingöl’ün çalışkan çiçeği burnunda kadın kolları başkanına halkın içinde bağıran ve azarlayan bir vekil adayı kendisine yakışmayan davranışlarda bulunmuştu.

Enver Fehmioğlu, Genç ilçesinde 4 Bin küsür oyun HDP’ye gitmesine engel olamadı.

Solhan’ın adayı olmamasına rağmen İlçe Başkanı Nihat Doğu’nun yoğun çabalarıyla Solhan’da Genç’ten daha az oy HDP’ye gitmiş ancak seçimlere katılım oranı %82’den %74’de düşmüştü…

Referandumda Türkiye Birincisi olan Solhan, bu seçimde geldiği nokta ise içler acısı haldeydi. 2007’de Solhan adayı varken % 89 oy AK Parti’ye çıkmıştı… Adaysız Solhan, 2011’de %79, 2015’te ise %63’e oy oranına düştü.

Aday Tercihinin yanlış olması, adayların verimli çalışamaması Bingöl seçimlerinin sonuçlarına etki etmiş ancak bir diğer önemli neden de, adayların basını kullanmamış olmalarıdır. Anlayacağınız adaylar 7’den 77’ye herkesin takip ettiği yerel basından değil de daha çok genç ve orta kesimin kullandığı Facebook üzerinden siyaset yaptılar. Bu propaganda yolu; değil Bingöl, Dünya siyaset tarihine bir leke olarak yazıldı. 70 yaşındaki Yusuf Dayı Beşyol’da Haydo’nun Kahvesi’nde gazetesini okurken, siyasetçilerin Bingöl için ne düşündüklerini ve onlara neden oy vermesi gerektiğini gazetelerden okuyamıyordu. Çünkü adaylar facebook üzerinden yapılan fotoğraf paylaşımlarını yeterli görüyorlardı.

Nihayetinde bir seçimi daha atlattık. HDP’nin barajı aşmış olması demokrasi için önemli bir adımdır ama AK Parti’nin tek başına iktidar olamaması ise ülkeyi bekleyen bir kaosun habercisidir.

Bence en kısa zamanda yeni bir seçim olacaktır ki olmalı da… Seçilen vekiller 4 yıllığına değil, 4 aylığına seçilmişlerdir. Yeni bir seçimden sonra ülke refaha kavuşacaktır. Buna inancım tamdır.