BANA DA SICAK BİR YUVA LAZIM- Musa APUHAN

Yine bir sonbahar ve ardı kaçınılmaz kış….

 

Kimine göre bir tatil ve eğlence mevsimi, kimine göre farklı bir iş ve kazanç mevsimi, kimilerine göre ise evsizlik, imkansızlık ve ağır yaşam mevsimi…

Kış mevsimi daha kendini htirir ettirmez  her şehrin bir öteki yüzü ortaya çıkıyor ve farkına varmadığımız öteki insanları, evsizler barksızlar…

Hiçbir şey olmazsa bile evsizlik, başlı başına zorlu bir yaşam mücadelesi demektir.

 

Kış demek;  yazın farkına varmadığımız, soğukta gördüğümüzde ise varlıklarına ve yaşamlarına duyarsızlaştığımız, sokaklarda, köprü altlarında, metruk binalarda yaşamaya çalışan evsiz grubun yaşama tutunma  ve hatta tutunamama mücadelesidir.

 

Peki bir insan neden sokakta yaşar?

 

On yaşındaki bir çocuk altmış yaşına kadar, altmış yaşındaki bir insan ölene kadar, hayatını kaldırımlarda, bankamatik kulübelerinde, tandır başlarında geçirmek için mi?

Peki bizler, yani bu yaşamlara duyarsız herkes, sokakta yaşamanın zorluklarını biliyor muyuz?

Bir ülkenin, hele hele bu ülke Müslüman bir ülke ise, sokaklarında beş-altı bin çocuk yaşıyorsa, yetişkinlerin sayısı belli değilse o ülkede şu durum mutlaka düşünülmeli ve gereken yapılmalıdır.

Kontrol altında tutulmayan, imkansızlıklar içinde bırakılan bu çocukların yarın potansiyel birer suçlu olabileceklerini de hesaplanmalıdır. Yarın suç işlediği için bu insanları cezaevlerinde binlerce infaz koruma memuru ve diğer görevlilerle kontrol altında tutacağımıza, bu günden yetişmiş, daha az görevli ve gönüllüyle suçtan uzak, insanca bir yaşamın içine dahil edebiliriz veya ıslah edip topluma kazandırabiliriz. 
 

Bari bu işler için yeteri şartların oluşmasını bekledik demeyelim.

 

Bu sorun sadece bizim ülkemizin sorunu değil, ancak nerede olursa olsun bu insanın ve insanlığın ortak bir sorunudur.

Bu sorunun çok temel nedenlerine inmek istemiyorum çünkü çokça ifade edilen ve yüzlerce nedeni olan bir sorun.

Mesela; herkesin bildiği en temel sorunlar, ailevi, ekonomik, ruhsal nedenler.

 

Adamın devlette kaydı yok, çünkü bir kimliği yok. Ya hiç almamış yada yıllar öncesinden kaybetmiş ve bir daha çıkarmamış. Ve siz artık bu insanların bu ülkenin vatandaşı olup olmadığını dahi kanıtlayamıyorsunuz.

 

Bizden olanlar bize yabacı.

 

Peki hiç merak ettik mi, kim bu yabancılar?

Neden imkansızlıklar içinde sokaklarda yaşıyorlar?

Kurtulmak için bir gayretleri var mı? Varsa onlar için neler yapılıyor?

 

Ahmet, Alper ve Yasin. Üç kafadar kışın kafalarını sokabilecekleri bir yerleri olsun diye sağdan soldan buldukları tahta, teneke, tel parçalarıyla kendilerine bir kulübe yapmışlar, sizce kurtulmak istemiyorlar mı?

 

Ali on yaşından beri sokakta yaşıyor ve yazın parklarda, kışın bankamatiklerde kalıyor. "Ama oranında zorlukları var" diyor, "bazen gecenin bir yarısında polis gelip bizi yaka paça oradan dışarı atıyor." "Olsun be" diyor, "biz alıştık, yanımızda bir kartonumuz hep var, daha önceden bildiğimiz ikinci adresimize gidiyoruz, terk edilmiş bir harabe..."

 

Kemal on yedi yaşında, o başka bir dertten yakınıyor; "karnımızı doyurmak için işlek mekanlara yakın yerlerde duruyoruz. Geceleri o çevrede uygun bulduğumuz yerlerde yatıyoruz. Bazen sokaklarda kavgalar çıkıyor, hiç alakamız yokken yaralanıyoruz, ölenlerimiz oluyor. Hiçbir şey olmazsa kavgadan sonra polis bölgeye gelince bizi görüyor, üst başta ortada, direk şüpheli diye bizi göz altına alıyor. Hani bazen iyide oluyor, hele kış mevsimi ise bir iki gün sıcak yemek ve sıcak yerde kalıyoruz, biraz kemiklerimiz ısınıyor." 

 

Daha bunlar gibi binlercesi…

 

Sokakta yaşamak sadece evsiz olmak demek değildir.

 

Bu insanlar karınlarını nereden doyuruyorlar?

Neler giyiyorlar?

Sağlık sorunlarını nasıl çözüyorlar?

Tuvalet ihtiyaçlarını nasıl karşılıyorlar?

Ve can güvenliklerini nasıl sağlıyorlar?

 

Evet aslında sorunların çokluğu yanında sorularda çoğaltılabilir ama kış geliyor. Bu insanlardan kaç tanesini bu zorluklardan kurtarabiliriz bunun hesabını toplum olarak yapmalıyız.

Devlet bu hususta yapılması gereken hiçbir şeyden geri durmamalıdır.

 

Sonuç olarak kış; eğlenmek, tatil yapmak, kardan adam yapmak isteyenlerin olsun. Biz hayatı kış olan, hiçbir baharları olmayan bu sokak insanlarının, bu yıl toplum olarak topyekün bir seferberlikle hayatlarını birazda olsa bahara çevirebilelim.

İstisnasız bütün sokak insanları aynı şeyi söylüyor;

 

"Bana da sıcak bir yuva lazım."

 

Herkese baharlı bir yaşam diliyorum, sıcak kışlarınız olsun.