Yeni Zelanda’da Cuma namazına giden cemaate yapılan vahşi saldırı da maalesef 50 Müslüman kardeşimiz şehit oldu. Bu olay bizim için büyük bir trajedi. Trajedi çünkü biz böyle saldırılara alışkın değiliz. Aslına bakarsanız biz Amerika’nın, Rusya’nın yada diğer emperyal ülkelerin camideki insanları, sokaktaki çocukları yada evinde her şeyden habersiz uyuyan çocukları bombalamalarına alışkınız oysa bir teröristin eline silah alıp camiye saldırmasına çok da alışkın değiliz ama olsun, zamanla buna da alışırız nede olsa alışmak acıyı hafifleştirir ve benzer saldırılar artınca ölüm artık istatistik olur. Maalesef biz Müslümanların ölümü istatistik olmaktan öteye geçmiyor bu son saldırı da öyle gözüküyor ki istatistikler arasında yerini alacak.

   Bur da şu soruyu sormak gerekiyor bu teröristin suç ortağı kim? Cevap olarak şunu diyebiliriz her halde batının son yıllarda pompaladığı islamofobi bu teröristin en büyük destekçisi ve suç ortağı. Bu kavramla Müslümanlara yapılan saldırılar meşru hale getiriliyor   ve  Müslümanların ölümleri de hak edilmiş ölümler olarak görülüyor. Peki, bu olaydan sonra dünya liderleri Yeni Zelenda’da toplanacaklar mı ya da literatüre Hıristiyan terörü diye kavram kazandırılacak mı muhtemelen hayır ve işin daha ilginç tarafı bu terörist için belki de akli dengesi yerinde değil diyecekler, gerçi akıl sağlığı yerinde olan biri böyle vahşi bir saldırıyı yapmaz o da ayrı mesele.  Yani Müslümana karşı yaptıkları saldırılar her türlü meşru, çünkü bu arkadaşların mermileri de yasal bombaları da onların mermileri demokrasi getiriyor, adalet getiriyor Müslümanınki ise terörü getiriyor.

   Batının bugün aşırı bir şekilde kullandığı İslami terör kavramı nasıl ortaya çıktı  önce batı İslam dünyasına saldırdı sonra bizim  öfkeli çocuklar buna tepki verdi bu tepkinin dozu kaçınca yani sivil hedeflere yönelik eylemler gerçekleşince  yaptıkları eylem de  İslami terör oldu. Buda İslamofobiyi besledi ve İslam fobi sonucunda batı İslam dünyasına yapılan saldırıları meşru hale getirdi. haliyle sonuç bu, tabi bu öfkeli  çocuklar bize mi yoksa batıya mı hizmet ediyor orası meçhul. Müslüman dünyası olarak şunları sormamız lazım  teröre sebep olan sivil hedeflere  yönelik eylemleri meşru görüyor muyuz görmüyor muyuz?

  Yukarda dedik ki bizim ölümümüz istatistik oluyor. Neden? Çünkü zayıfız. Neden zayıf olduğumuz konusuna gelince orası epey uzun konu ama kısaca açmaya çalışacam.

  Öncelikle zayıflığımızın sorumlusu biziz hariçte bir düşman aramaya gerek yok çünkü birbirimizi öldürmek için aramızda yeterince ayrılık var zaten. Örneğin Şii Sünni diye ayrılmamız. Bu gün İslam dünyasını ateş içine atan savaşın müsebbiplerinden biri bu ayrılık değil mi? İran Suriye’de Şii koridoru açmak için amansız mücadele verirken Suudi Arabistan da buna karşı savaş veriyor ya da Yemende verilen savaş bir mezhep savaşı değil mi emperyalist güçler kendileri gelmediler onları biz çağırmadık mı? İran Rusya’yı, Arabistan Amerika’yı çağırdı adamlar gelmek için dünden razılar zaten. Mısır’da Mursi’yi devirmek için Arabistan Sisi’yi finanse etmedi mi, Libya’da Kaddafi’yi devirmek için Türkiye muhalifleri finanse etmedi mi, tabi sonrada Kaddafi aslında iyi adamdı deyip günah çıkarıyoruz.

  Müslümanlar olarak bir birimizin acısına yeterince duyarsız değil miyiz? Halepçe katliamı olur Müslümanlar sessiz kalır. Roboski katliamı olur Müslüman geçinen kalemler Roboskide 34 kaçakçı öldürüldü deyip ölümü meşrulaştırır, sonrada dış güçler Müslümanları sömürür derler.  Biz sorunu dışarıda ararsak kusura bakmayın daha çok sömürülürüz. Hamasetle bu iş çözülmez eğer yaramızın üstüne sinek konuyorsa bu sinek niye yaramıza konuyor demek mi daha mantıklı, yoksa yarayı kapatmak mı .

Ve  şunu net bi şekilde bilelim güçlü olan kafirler değil  zayıf olan bizleriz bizim zayıflığımız onları güçlü gösteriyor tüm mesele bu.

Sonuç Olarak ÖLÜYORUZ BE KARDEŞ.