‘’Biz buraya Başkanın yetkilerini almaya geldik, neyi tartışacağız?’’

Sözleri aslında her şeyi gözler önüne seriyor.

Soru şu: Yücel Barakazi’nin itibarsızlaştırılması için içeriden düğmeye kim/ler bastı?

Geçen hafta gündeme bomba gibi düşen kent merkezindeki 5 bin metre karelik alanın işgalinden Yücel Barakazi sorumlu tutuluyor.
Yücel bey şehir dışında iken AK Partili ve HDP’li Meclis üyeleri başkanın yetkilerini almak için uzlaşıyorlar. Yukarıda ‘’yetkisini almaya geldik.’’ sözü AK Partili bir meclis üyesine ait ve oldukça manidar.

On yıllık bir meselenin tamamının 4 yıl önce belediye başkanı olmuş Yücel Barakazi’ye mal edilmesi on yılı aşkındır Bingöl siyasetinin ana aktörleri ve yerel siyasetçilerini bu olayın dışında tutarak, onları çok fazla sevmek ve korumak anlamına gelmiyor mu?

Varsa yapılan bir yanlış, bunun aslını öğrenmek için Yücel Bey ile görüşülmesi gerekmiyor muydu?

HDP’li Meclis üyeleri böyle bir adımı atabilirler ancak bu hususta AK Partili meclis üyelerinin onlardan daha fazla hararetli davranmaları, işin altında başka neden ve ellerin olduğunu göstermiyor mu?

Olayın belediye meclis gündemine gelmesi ile beraber HDP’li Meclis üyeleri yetkilileri arıyor ve bilgilerine başvuruyorlar, ancak AK Partili meclis üyeleri giotinin başında infaza hazır bekliyorlar.

Bu neyin acelesi böyle?

İdamına karar verdiğiniz mahkumun son sözlerini sorsaydınız ya…

Mağdur edilmiş veya işgalci pozisyonunda görülen birileri varsa, bununla ilgili yapılacaklar belli; ya mağduriyetini giderirsiniz, yada işgal ettikleri yerleri usulüne uygun alır, kamunun hizmetine sunarsınız.

Mağduriyetin önünde bir engel varsa veya işgal söz konusu ise çözüm, yasal yollara başvurmaktır. 

Ancak şöyle bir iddia varsa ‘’3-5 kişi grup olmuş, milleti tehdit ediyor.’’ diyorsan, bir meclis üyesi olarak o zaman yapman gereken, şehir dışında olan ve bilgisine başvurmadan yetkisini almak değil, bu tehdidi ortadan kaldırmak için yargıya başvurmaktır…

Eğer bu insanlar gerçekten mağdur ise ve bunlar üzerinden birileri başka hesapların peşinde ise bununda vebali çok ağırdır, bilmek lazım…

Ayrıca insanların inançları ve inancı gereği bıraktığı sakalı üzerinden bir tehditmiş gibi algı oluşturulmaya çalışılıyorsa, bu ayrıca basitliktir.

Söz konusu olayın Yücel Barakazi ile muhataplar arasında perde arkasında değil, birçok siyasetçinin içinde olduğu bir hadise olduğu kamuoyu tarafından bilinmelidir.

Şimdi mesele şu:

-Mağduriyet varsa bu giderilmeli.

-İşleyişe aykırı bir durum varsa bu ilgili mercilere havale edilmeli ve yasal olarak gerekenler yapılmalı.

-Bu işte dahil olan herkes kendisine düşenin hesabını vermeli.

-Meclis üyeleri, (AK Parti) eğer birilerinin talimatı ile böyle bir kalkışma içine girmişlerse,  gerekli disiplin süreci hemen başlatılmalı, bu hususta parti içinde herkes gerekeli tavrı mutlaka takınmalı.

-Yücel Barakazi bu konu ile ilgili bütün bildiklerini kamuoyu ile paylaşmalı, bundan imtina etmemeli.

-eğer bu olay üzerinden Yücel Barakazi’ye bir operasyon yapılmak isteniyorsa, Bingöl halkı (oyları ile belediye başkanını seçenler) mutlaka iradelerinin arkasında durmalı ve doğru bilgilendirilme talebinde bulunmalı…

Bingöl halkının ve seçilen belediye başkanlarının makus talihi, hiçbirinin ikinci kez aday gösterilmemesi…

Belediye başkanlarının tamamının beceriksiz oluşundan kaynaklı bir durum olmadığı bir gerçek.

Ancak bu durumun böyle olmasının temel nedeni bu belediye başkanlarının bu şehirde aday gösterilmelerinde ön ayak olanların, kişisel olarak başkanlardan bekleneni alamamalarından kaynaklanıyor düşüncesine sevk ediyor bizleri.

Şimdi bütün Bingöl halkına bu olayın dışında başka bir soru sormak istiyorum;

Belediye başkan adaylarımızın belirlenmesinde en büyük aktörler milletvekillerimiz ve varsa daha yetkili kişiler.

Bunlar seçilmiş başkanları yeterli görmediklerini söyleyerek, her seçimde başka bir adayla ortaya çıkıyorlar, peki birde olaya şu açıdan bakalım;

Diyelim ki belediye başkanlarına veya halka yetki verilse ve denilse ki, bundan sonra seçilecek milletvekilli adaylarını belediye başkanları veya halk belirlesin,

Sizce Bingöl’de vekillik yapan hiçbir siyasetçi ikinci kez aday olabilir mi?

Bence şehre bile zor gelirler.

Demek ki yetersiz olan belediye başkanları değil, beklentileri karşılanmayan Bingöl’ün merkez siyasetçileridir.

Son söz: Feyzi Berdibek Milletvekili seçildikten sonra ekonomi tabiri ile “piyasalara olumlu bir hava esmeye başladı.”

Bu hususta da Feyzi Berdibek’in olaylara müdahale etmesi ve bu yanlış gidişe bir dur demesini bekleriz.