Bingöl’lü siyasetçiler AK Parti Diyarbakır Milletvekili Cuma İçten ile Doğu ve Güneydoğu Kalkınma Vakfı Başkanı ve Bingöl’ün eski milletvekillerinden Hüsamettin Korkutata, çözüm sürecinde gelinen nokta ve Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun Diyarbakır kongresinde yaptığı halka çözüm sürecine sahip çıkma çağrısı üzerinden bölgede ki son durum hakkında değerlendirmelerde bulundular. 

Çatışmalara inat barış mesajları verilen bölgede halkın yüzü gülüyor. Dünya da terör olayları gittikçe artarken Türkiye’de barış seslerinin yükselmesi, Başbakan Davutoğlu’nun Diyarbakır halkına çözüm sürecine sahip çıkma çağrısı ve önemli açıklamaları güzel tepkileri de beraberinde getirdi. AK Parti Diyarbakır Milletvekili Bingöl’lü Cuma İçten, Doğu ve Güneydoğu Kalkınma Vakfı Başkanı ve Bingöl’ün eski milletvekillerinden Hüsamettin Korkutata Diyarbakır’da yaşanan son durumu, halkın tepkisini ve süreçte gelinen noktayı basına değerlendirdi.

HalkÇözüm Süreci’ni Destekliyor

Ak Parti Diyarbakır Milletvekili Cuma İçten, farklı ideoloji, farklı siyasi yapılanma, farklı mezhep ve bütün sivil toplum kuruluşlarının Çözüm Süreci’nde aynı masada toparlanmış durumda olduklarını belirtti. İçten, süreci provoke etmek için üzücü olaylar yaşansa da bölge halkının net bir dille Çözüm Süreci’ni desteklediğini, bu işi bozmak isteyen herkesin tek vücut olarak karşılarında olduklarını vurguladı.

Sürece Yönelik Ciddi Adımlar Atılıyor

Çözüm Süreci’nde en önemli hususun halkın desteği olduğunu kaydeden İçten, bölgede ki halkın kim çözüm sürecinin karşısında olursa onu kendi elimizle boğarız düşüncesinde olduğunu ifade etti. KCK, PKK ve HDP’nin içerisinde Çözüm Sürecini destekleyen ciddi bir kitle olduğunu belirten İçten sözlerini şu şekilde sürdürdü; “Bu yapıların içerisinde süreci bozmak isteyenler de var. Devletin içerisinde Çözüm Süreci’ni ciddi bir anlamda sağlam bir irade ile yöneten kurumlarımız var. Aynı şekilde devletin içerisinde bazı kurumlarda paralel ve haşhaşi diye nitelendirdiğimiz bazı insanların bu işi bozmaya yönelik adımları da var.” Bunlara karşı muvafık olanın her kesimden milletin desteği olduğunu da sözlerine ekledi. 

Bölgeİle İlgili Batı’da Oluşan Algı Çok Yanlış

Başbakan Davutoğlu’nun Diyarbakır İl Kongresinde önemli mesajlar verdiğine dikkat çeken İçten, eşit vatandaşlık ilkesinin altının çizilmesinin, Kürtçe hitabının ve Büyük Yeni bir Türkiye’den bahsetmesinin ciddi açıklamalar olduğunu belirtti. Bölge ile ilgili Batı’da oluşan algının çok yanlış olduğunu dile getiren İçten, Bölgeye gelen her kesimin bakış açısının değiştiğini kaydetti. İçten, “Algıya sadece medyadan bakmanın doğru olmadığını Bölgeye gelen herkesin farklı düşüncelerle ayrıldığını da görüyoruz. Bölge halkı Çözüm Süreci’ni destekliyor ve sahip çıkıyor” dedi.

PKK, Silahları Bırakmazsa Kürtlerin Tamamını Karşısına Alacak

İçten, silahların bırakılması konusunda da şunları söyledi; “2015 yılında seçim öncesi ve sonrasında da silahların bırakılması ile ilgili ciddi bir kamuoyu baskısı var. Eğer PKK silahı bırakmazsa Kürt kamuoyunun tamamını karşısına almış olacak. Çünkü özgürlükler ve demokratikleşme noktasında çok ciddi adımlar atıldı. Elbette ki yapılması gereken şeyler mutlaka vardır. Ama artık bunun konuşulması gereken yerin Türkiye Büyük Millet Meclisi iradesi olduğu ve Meclisin bu işi çözeceği ile ilgili her kesimin güveni var.”

Başbakan, Süreçte ki Kararlılığını Tekrar Ortaya Koydu

Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan bir diğer isim ise Bingöl’ün eskimeyen siyasetçilerinden Hüsamettin Korkutata oldu. Doğu ve Güneydoğu Kalkınma Vakfı Başkanı ve Bingöl eski milletvekili Hüsamettin Korkutata, Başbakan Davutoğlu’nun “Ben de Kürtçe öğrenmek istiyorum” diyerek ne pahasına olursa olsun bu iş olacaktır şeklindeki kararlılığını açıkça ortaya koyduğunu belirtti. Korkutata, “Devletin Başbakanı Cumhurbaşkanı ret, inkâr, asimilasyon politikalarını çöp kutusuna atmışsa bunu da icraatı ile gösteriyorsa bu Çözüm süreci kim ne yaparsa yapsın başarıya ulaşacaktır” dedi.

Sosyal Projelerin Oluşturulmasına İhtiyaç Var

Korkutata, çeşitli konularda sosyal projelerin oluşturulmasına da ihtiyaç olduğunu dile getirerek, “Sivil toplum örgütleri bu konu da çalışmalar yaparsa çok büyük başarı elde edilir. Bölge de birçok sivil toplum örgütü gibi çalışan Ak Saçlılar uzun zamandır devrede değiller. Meydana gelen bu boşluğu da başkaları doldurdu. Şimdi bunun yeniden millete kazandırılması çeşitli sivil toplum örgütleri ve devletin gücü ile devam etmesi gerekiyor” dedi.