8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle İstiklal Caddesi'nde yürüyüş yapan göstericilerin, ezan sesini ıslık sesiyle bastırmaya çalışması büyük tepkilere neden oldu. Altı Nokta Körler Derneği Bingöl Şube Başkanı Mücahit Korkutata, yaptığı yazılı açıklamada Taksim'deki 8 Mart Dünya kadınlar günü yürüyüşünde Ezan sesine yapılan saygısızlığı kınadı.

“Son yıllarda Ülkemizde nerdeyse tüm periyodik zamanlar da İslam’a hakaret sloganları yükseliş göstermektedir. Bir türlü önüne geçilemeyen ahlak dışı ırkçılık politikasına yönelik her hangi bir somut adımın atılmaması elbette bir takım İslam karşıtı kâfir topluluğun ülkemizde rahat bir şekilde İslam’a hakaret etmesine imkân vermektedir.  Beşere hakaretin suç sayıldığı ülkemiz de İslam’a ve İslami düşüncelere karşı yapılan suçların cezai bir müeyyidenin olmaması tamamen bizleri düşündürmektedir. Ruh sağlığımızı bozan bu tür provakatif eylemler toplumun DNA sına kadar işlemiş olup nerdeyse toplumun tamamına sirayet etmektedir. Türbana saldırı türbanlıya saldırı peygambere hakaret, ALLAH a küfür e kadar bir çok suçun savcılık tarafından tek bir ikaz ile cevap bulması ve şahısların hiçbir cezai yaptırıma tutulmaması elbette ki kâfir topluluğunu harekete geçirmektedir. Hal böyle iken ezana ve vatana ihanete kadar uzayan bu tür hakaretlere karşı ağır cezaların ivedili bir şekilde getirilmesi gerekmektedir. Taksimde yaşanan ahlak dışı propaganda insanlıkla ilişikli tutulmamakla beraber iğrençliğin had sefada olduğunun bir göstergesidir. STK ların konuyla ilgili derhal sokaklara dökülüp bu çöküntüye karşı net tavır sergilemeleri gerekmektedir. %99 Müslüman olduğu bu ülkede bir avuç Siyonist ermeni kâfir ateist deis feminist gruplara meyden verilmemeli,  açılan derneklerin derhal kapatılarak bu tür sapıklıkların önüne geçilmesi sağlanmalıdır. Adı özgürlük denen bu düşüncenin bizlerin özgürlüğüne kast edilmesine müsaade etmeyeceğimizi belirtir,  soysuzlar topluluğuna dur denilmelidir. Atatürk’e hakaretin suç sayıldığı ama Allah ve Resulüne İslam’a hakaretin göz ardı edildiği hukuku tanımadığımızı belirtir, Meclisi seçim sonrası detaylı bir çalıştay kurarak gerekli kanunun düzenlenmesini talep etmekteyiz. Kendilerini kadın diye tanımlayan Lut kavminin çocukları ve kimliksiz ucubelerin aşağılık pankartlarından anlaşılacağı gibi bu kişilerin Müslüman olmadıkları kesin bir şekilde ortadadır. Dünyanın her yerinde kadınları katleden, kadına tecavüzde bulunan kâfirler kadın hakkından bize bahsetmesin biz öyle bir ümmetiz ki diri diri toprağa verilen kadınların hürriyetini peygamber omuzlarına taşımışız.  Kadının ayağına cenneti serip en kutsal varlık olduğunu, kadının değerini asırlar sonrasına taşıyan şerefli bir ümmetin nesliyiz. Hal böyleyken kimse bize kadının kutsallığını anlatmaya kalkmasın.  Bizans yenilgisi içerisinde olan Konstantin’in çocukları Fatihin hezimeti içerisindesiniz. Acınızı taze tutun inşallah. Allah nurunu tamamladı. Helak olmanız yakındır. Zalimler için yaşasın cehennem.“