Gelen cevabı hiç karışmadan aşağıda “basın açıklaması” başlığıyla okuyucularımıza aktarıyoruz. Fakat bu haberin altında da ‘Yorum’ ara başlığımızda da kurumun nasıl devlet kayıtlarını inkâr ettiğine ve güvensiz bir kuruma dönüştüğüne üzülerek şahitlik ettik.

Buyurun okuyalım…

BASIN AÇIKLAMASI

Bazı sosyal medya ve yerel basın organlarında İl Müdürlüğümüz hakkında çıkan “Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğünde Neler Oluyor?” başlıklı haberler üzerine Müdürlüğümüzce basın açıklaması ihtiyacı duyulmuştur.

İlk olarak; ‘İl Müdürlüğümüz bünyesinde istihdam edilen şehit ve gazi yakınlarına soruşturma açıldığı’ iddiasının şehit ve gazi yakınları üzerinden kamu kurumlarını yıpratma amaçlı ve asılsız olduğunu belirtmek isteriz. Devletin ve milletin bekası için canını veren şehitlerimize, onların ailelerine ve bu uğurda gazi olan kahramanlarımıza sonsuz hürmet duymaktayız. Ancak şehit ve gazi yakını olarak istihdam edilen personelin de 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na tabi olduğu ve tüm personel gibi görev ve sorumluluklarının bulunduğunu kamuoyunun bilgisine sunarız.

İkinci olarak; ‘İl Müdürünün ve İl Müdür Yardımcısının karakolluk olduğu’ iddiası da tamamen asılsızdır. Hakkında soruşturma yürütülen bir personelimiz, hakkında yürütülen soruşturma dosyasını talep etmiştir. Ancak, 4982 sayılı kanunun idari soruşturmaya ilişkin bilgi ve belgeler başlıklı 19. maddesinin (a) ve (b) bentleri ile “özel hayatın gizliliği” başlıklı 21. maddesi gereğince, 3. şahıslara ait kimlik bilgileri ile kimliklerinin tespitine imkân veren her türlü bilgi ve ifade karartılmak ve ifade tutanakları ile tanık ifadelerini içeren kısımlar çıkarılmak suretiyle başvuru sahibine gönderilmesi gerektiğinden soruşturma raporunun ilgili ifadeleri karartılarak kendisine verilmiştir. Bunun üzerine ilgili personel, darp ve tehdit iddiası ile kuruma polis çağırmıştır. Bu gelişmeye bağlı olarak müdürlüğümüz personel şefi ve il müdür yardımcısı da adli ve idari süreç başlatma yoluna gitmiştir. Bunun ötesindeki iddialar asılsız olup gerçeği yansıtmamaktadır.

Haberde geçen “Ağır Hasarlı Yapılara Hasarsız Raporu Verildi” iddiası hakkında ise;
6 Şubat depremleri sonrası 11 ile ilaveten ilimiz Bingöl, Batman, Kayseri, Mardin, Niğde ve Tunceli illeri ile birlikte “Genel Hayata Etkili Afet Bölgesi” kapsamına alınmıştır. Yapılan ön hasar tespit çalışmaları sonucunda 1-30 Ağustos 2023 tarihleri arasında 10.486 itiraz dilekçesi alınmıştır. Bu başvurular 13 ilden 99 personel marifeti ile incelenmiş olup 99 personelden sadece 12’si ilimiz bünyesinde, diğerleri ise bakanlığın 12 farklı ilden görevlendirdiği personeldir. Dolayısıyla itiraz çalışmaları Bingöl personelimiz tarafından yapılmamıştır.

Çalışmalar sonucunda az hasarlı ve hasarsız durumdan ağır hasarlı duruma geçen tespitlerin oranı % 0,75 iken; ağır hasarlı durumdan az hasarlı ve hasarsız duruma geçiş oranı % 0,51 olmuştur. Görüldüğü gibi haberin aksine; az hasarlı ve hasarsız durumdan ağır hasarlı duruma geçen binaların oranı ağır hasarlı durumdan az hasarlı ve hasarsız duruma geçen orandan daha yüksektir. Bu demektir ki, haberin aksine az hasarlı ve hasarsız durumdan ağır hasarlı kapsamına giren bina sayısı daha fazladır.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü

YORUM

İlk İddiamız; “şehit ve gazi yakınlarına soruşturma açıldığı” iddiası yalanlandı. Fakat soruşturma açıldığı devlet ve kurum kayıtlarında mevcuttur. Asılsızdır deyip işin içinden çıkmaya çalışmak güvensizlikten başka bir şey değildir.

İkinci iddiamız;İl Müdürünün ve İl Müdür Yardımcısının karakolluk olduğu’ iddiasını da asılsız olarak cevapladılar. Fakat kamera kayıtlarında; İl müdürü, Müdür yardımcısı, Personel şefi ve hakkında soruşturma açılan personelin karakolluk oldukları apaçık ortadadır.

Üçüncü iddiamızı evirip çevirdiler. 11. Aya kadar süren hasar tespit ve askı ilanlarına hiç değinmediler. Bu da hantal bir çalışma yürüttüklerini kabul ettiklerini gösteriyor. Ağır hasarlı yapıların hasarsız yapıya dönüştüğünü kabul edip istatistik paylaştılar. Hasarlı binalar hala tasfiye edilmedi ve İlimizin birinci derece deprem bölgesi olması nedeni ile oluşabilecek herhangi bir depremde insanların can ve mal güvenliği nasıl sağlanacak? Kısımlarına hiç değinilmedi

Konu ile ilgili 3 başlık paylaştık. Bu 3 başlığı yanıtlayan ve inkâr eden kurum açıklamanın içinde aslında yine kendilerini ele veriyorlar. Devlet kayıtları inkâr eden kurum amirlerine güven kalmadığından bu konularla ilgili Bingöl Valiliği ile Çevre Şehircilik ve İklim Bakanlığı’nın kuruma müfettiş gönderip inceleme yapılmasını talep ediyoruz.

 

TAKDİR KAMUOYUNUNDUR…


İLK HABERİMİZİ OKUMAK İÇİN BURAYI TIKLAYINIZ

Editör: MD MEDYA GROUP_