Düşünsenize bir mahalleniz var,

bir metrelik duvarlarından rengarenk sarmaşıklar sarkan bahçelerde; dut, elma, kiraz, erik ağaçları vardı. Komşular bir yandan dolma sararlardı diğer yandan sohbet ederlerdi. Günün değerlendirmesini

pencereden pencereye, karşı komşu ile yapılırdı.  Mahallede top oynayan çocuklar maç sonunda susadıklarında istedikleri kapıyı çalıp su isteyebiliyordu. Kıj Afaton Mahalleye giren yaşlı amcanın elindeki market poşetlerini evlerine kadar taşımak için yarışıyordu. Herkes bir birini tanıyordu.

İşte böyle bir mahalleydi Kültür Mahallesi...

Kültür Mahallesi deprem konutları sakinleri kocaman bir aile idi... iyi kötü herkesin bir hikayesi bir acı ve tatlı günü vardı. Hayal gibi olan bu mahallede birlik ve beraberlik içinde zamanı geçirillerdi.

Bu düzen ta ki bir gün kentsel dönüşümde mahallenizi dönüştüreceğiz diye kendileriyle görüşmeye giden belediye yetkililerinin kapılarını çalmasıyla son buldu...

Mahalleli Kentsel dönüşüm için isteksiz olsalar dahi verilen vaatlerde köşeye atılacak değildi...

Tek tesellileri yine aynı komşularla aynı binada olmalarıydı...

İş makinalarının  1971 yalında kurulan mahallede binaları yıkmasını gözyaşları  içinde izleyen ev sahipleri kararlarından pişman olsalarda artık yapacak bişey yoktu. İki yıl içinde yeni ve daha büyük evlere ve yine aynı komşulara sahip olacağız diye kendilerini teselli ediyorlardı.

Gel zaman git zaman yıkılan evlerin yerine yenisi yapılmayınca mahallelinin isyanı ve pişmanlığı büyüdü...

Vekiller dönüşüm işini yıl üstüne yıl ertelerken aslında kendine has bir kültürü olan Kültür Mahallesinin acısını kazıyordu...

Belediye destek alamayınca bu iş, tam anlamıyla muammaya dönmüştü...

Önceki gün Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un Bingöl’e geleceğini duyan mahallelide yeşeren umut ve gelişen heyecan Bakan Kurum’un hak sahipleri ile yapılan toplantıya kadar sürmüştü.

Bakan Kurum, toplantıda 65 metrekare evi olan kişilere yine 65 metrekare ev vermeyi teklif etti. Bakana Kurum bu teklifte bulunduğunda aklıma aynı evde yaşayan 6/7 belki de 10 kişilik aileler geldi...

Bakan bey burayı büyükşehir sanmıştı galiba. Bilmezki Bingöl’de çekirdek aile sayısının az olduğunu...

ilerleyen dakikalarda pazarlıkla 65 metrekare evi olana 100 metrekareye kadar çıkmıştı. Halbuki ev sahipleri Belediye ile yaptıkları anlaşmada 151 metrekare yazıyordu. Burada her iki  tarafın da elini taşın altına koyması gerekiyordu ama bakan bey ev sahiplerinin 151 metrekareden 120 metrekareye düşürdüğü teklifini kabul etmeden gitti...

Bakan Kurum’ın Bingöl’de yapacağı toplantıyı bekleyen hak sahipleri büyük hayal kırıklığına kapıldı...

Bizler Toplantıda Umuda Bakmak isterken, Bakan’da umut olmadı...

Bir kültürü bir kokusu olan Bingöl’ün cennet mahallesi kaderine terk edildi...

***

Toplantıda dikkatimi çeken bir noktayı sizinle paylaşmak istiyorum...

Bakan Kurum, 65 metrekareden pazarlığı açması ve bunun üzerine mağduriyetlerini anlatan hak sahiplerini dinleyen Başkan Erdal Arıkan başı önünde, mahcubiyet ve üzüntü içinde onları dinleme anı tarif edilemezdi...

Bir ablamız mikrofonu eline aldı ve duygusal bir konuşma yaptı. O anda gözleri dolan Erdal Arıkan’a dokunsan ağlayacaktı...

Başkanım bu suç sizin değil, Yücel Barakazi’nin de değil. Bu suç Milletvekillerimizin suçudur. Başın dik olsun Erdal Başkan.