Ateş, depremin ardından yaşadığı süreci şöyle anlattı: “06 Şubat 2023 tarihinde saat 04.17’de telefonum acı acı çalınca, bir çırpıda telefonu alıp alo dedim. Telefonun diğer ucunda AKUT gönüllüsü Ömer Faruk kardeşim, ‘deprem oldu, çok kötü sallandık, bu normal bir deprem değil, bir yerleri yakıp yıktı’ dedi. Hemen temas kurduğum yereldeki dostlarımızla yaptığımız görüşmeler neticesinde, etkilenme alanı çok fazla olan bir depremle karşı karşıya olduğumuzu anladık. AKUT Bingöl ekibi olarak seri bir şekilde AKUT merkezinde toplanarak gerekli hazırlıkları yapıp AFAD Bingöl Komuta Merkezine geçtik. Ekibimizin Malatya’ya yönlendirilmesi üzerine hemen yola çıktık. Neyle karşılaşacağımızı, bizi neyin beklediğini az çok tahmin edebiliyorduk. Ancak ondan önce hava şartları ve buzlu yollarla da mücadele etmemiz gerekiyordu. Kar ve tipiden zorda olsa ulaştığımız Malatya’da, yoğun kar yağışı altında oradaki halkla birlikte arama kurtarma çalışmalarına başladık. Enkazdan gelen sesleri dinleyerek ilk canlı yer tespitini yapıp AKUT ekibi olarak ilk canlı vatandaşımızı çıkardık. Çalışmalarımızı bölgede 8 gün aralıksız sürdürdük. ‘Yaşam hakkı kutsaldır’ şiarıyla çıktığımız bu kutsal yolculukta, nefes alan her türlü canlı için elimizden gelenin fazlasını yaparak, son canlıyı çıkarana kadar mücadelemizi verdik. Malatya’da yürüttüğümüz çalışmaların ardından AKUT İstanbul ekibimizle birlikte askeri kargo uçağıyla Adana İncirlik Hava Üssüne, oradan da İskenderun’a geçip mücadelemizi verdik. Çok yağmur yağdı, çok dolu yağdı üstümüze. Üç kez üstümüzde kurudu yağışlar. İnsanüstü bir çaba sarf ederek çalıştık. Üzerimize yağmur ve dolu yağarken sabahlara kadar çalıştık. Askerimizle, polisimizle beraber bir canın daha kurtarılması için mücadele verdik. Depremzede olmalarına rağmen mücadele eden vefakar ve mütevazi Malatya ve İskenderun halkına şükranlarımız sunuyorum. Allah bir daha böyle bir felaket, böyle bir afet göstermesin. Yaşadığımız ve gördüğümüz küçük bir kıyametti. Depremde vefat edenlere Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum. Ülkemiz birinci derecede deprem kuşağında yer aldığı için önlemimizi, tedbirimizi almamız lazım. Dünya var oldukça bu tür afetleri yaşayacağız. Risk planımızı iyi yapmamız gerekiyor. Depremden önce, deprem sırası ve deprem sonrasında yapılması gerekenler ile ilgili vatandaşlarımızı bilinçlendirmeye yönelik seminerler vermemiz gerekiyor. Mahalle muhtarlarıyla birlikte mahalle sakinlerine ayda iki kez uygulamalı eğitimler vererek, bilinçlendirme sağlamamız gerekiyor. Orman yangını, sel, çığ, heyelan gibi afetler konusunda da vatandaşlarımızın bilinçli olması gerekiyor. Bu süreçte ne kadar bilgili, bilinçli olur ve önlemimizi alırsak kaybımız o kadar az olur. Ülkemize ve dünyaya afetsiz günler diliyorum. “Felaket başa gelmeden evvel önleyici ve koruyucu tedbirleri düşünmek lazımdır. Geldikten sonra düşünmenin yararı yoktur” Mustafa Kemal Atatürk.” (HABER MERKEZİ)