Sayın Mert, Türkiye’de maalesef bazı konuklar veya bazı gazeteciler cevapları sorulandırıyor. deniliyor. Siz yayına girmeden önce dediniz ki, ‘’Hazır mısınız her türlü soruyu sormaya?’’ Bizde size soruyoruz. Sizin cesaretiniz var mı tüm sorulara cevap vermeye? İstediğiniz soruyu sorabilirsiniz. Dürüst bir şekilde cevap vereceğim. Hayatınız bir başarı öyküsü. Belli bir ekonomik varlığa eriştiniz. Kanada Başbakanıyla dostluğunuz var. Neden böyle bir hayatınız varken Türkiye’ye gelip siyasete başlamak istediniz? Neden siyasete girdiniz? Ben 23 yıldır yurtdışında yaşıyorum. 2 yıldır İngiltere, 21 yıldır ise Kanada’da yaşıyorum. Kanada’da inşaatla uğraştım ve başka hiçbir iş yapmadım. Zor bir dönemde iken şantiye şefi olarak başladığım şirketi 2007 de aldığım hisse ve 2017’de de şu an Kanada’nın en büyük 50 şirketleri arasından olan şirketin yönetim kurulu başkanı olarak bıraktım. Kendi isteğimle istifa ettim. Şirketin tek sahibiyim. Değer katmak için böyle bir işe girdim. Lise mezunuyum ama iş ve kariyer üzerinde 60 dan fazla üniversiteye tecrübelerimi aktardım. Bir tane girişimcilik ile ilgili kitabım var. Bingöl’den Kanada’ya bir girişimcinin başarı hikayesi var bu kitapta. Bu başarıyı şirketin yarısının kadın olması ve genç olmasına borçluyuz. Kadınların elinin değdiği her iş cennet olur. Gençlerin ise enerjisi güç verir. Şirketin başarısını buna borçluyuz. Kendi başarımın da bir ekip işi olduğunu düşünüyorum. Benim siyasetle işim olmadı öyle bir derdim de olmadı. Yatırım yapmak için Türkiye’ye gelmiştim. Yatırım yaptığım sırada siyasetçiler onlara yatırım yapmamızı istedi. Kültürüme çok bağlı olduğum için, bu toplumsal değerlere saygımızdan, bu kültürü yaşatmak için siyasete girdim. Ben Bingöl’e gelirken bazı projelerim engellendi. Bu proje ile 3 bin 500 den fazla insan çalışacaktı. Bize aşk ile gelen siyasetçiler bundan sebep belirtmeden vazgeçti. Gerekçe gösterselerdi seçim arifesinde bunu söylemezdim. Siyasete girme sebebim Siyasi adaletsizlik, gelir dağılımındaki eşitsizlik ve bu şehri terk eden 17 bin tane gencin umutlarını kaybetmesidir. Siyasete girmem için vicdani bir sebeptir o gençler. Siyasete ihtiyaç duymuyordum. Eskiden küçük umutlarımız vardı şu an çok daha büyük umutlarımız var. Gençlerimiz, kadınlarımız ve halkımız için siyasete girdim. Engellendiğiniz projeden ve sebebinden bahseder misiniz? Haserek Projesi, kış ve yaz turizmi olabilecek bir projeydi. Bu projenin içinde 250 tane 5 yıldızlı villa vardı. Futbol sahaları, aqua parklar vardı. Binlerce insan bu projede burada çalışacaktı. Bingöl belediyesinin önünde olan parkın arsası bu proje için olacaktı. Burada Kanada Kanser Araştırma Merkezi kuracaktık. Kanada bize 40 milyon hibe vermeye razıydı. Böyle bir projenin Bingöl’e gelmesi büyük bir şanstı. Belediye başkanı gerekçe göstermeden projeyi iptal etti. Benim gitmem için çok uğraştılar. Duygusal bir çöküntü yaşadık ve terk etmeyi düşündük. Ama gitmemi istedikleri için kalmaya devam ettim. Sayın Veysi Bingöl bana geldi Kalova’da proje teklif edildi ve reddettim. Kalova Belediyesindeki bu projeye HDP el koymak ve engellemek istedi. Basına yansıdığı için 20 milyonluk bu projeyi iptal ettiler. Böyle bir projeye Karlıova’ya kazandırmamızı istemediler. Ben bu şehirdeki anılarıma ihanet edip gitmeyeceğim. Pes etmeyeceğim. Engellenen tüm projelerimi hayata geçireceğim. Bingöl’ün siyasetini tahmin etmek zordur. Son güne kadar ne olacağı belli olmaz. Sokakta sizin hakkınızda çok para harcıyor diye konuşuyorlar. Nasıl yapıyorsunuz bunu? Bütçemin sadece %30 unu kullanabildim. Ben asla rüşvet vermedim ve rüşvet almadım. Rüşvet olsaydı bu projeler olacaktı. Ben hayatım boyunca etik kurallar çerçevesinde çalıştım. Etik değerlerim her şeyden daha önemlidir. Bingöl’de 300 binden fazla nüfus var. Kime verdiysem ispat etsin bu şehri terk ederim. Rüşvet veren de alan da benim gözümde namerttir. Bu iftiralar Fesih Zeki Mert’e, bana yakışmıyor. Ben vergi rekortmeni bir adamım. Vergimi de hayatımın her anının da hesabını verebilirim. Kırılıyorum ama alıştım yalan ve iftiraya. Bağımsız vekil adayı olmak zor. Arkanızda bir parti yok. Sandık güvenliğinde bir dezavantajınız var, nasıl sağlayacaksınız? Ve ben Bingöllüyüm size neden oy vereyim, partiniz yok? Seçildiğiniz zaman diğer partilere geçme planınız var mı? Her şeyden önce ben çok cesur bir adayım. Bağımsız aday olmak büyük bir cesarettir. Ben cesur olduğum için hep kazandım. Yürekli bir Fesih Zeki Mert var. 20 Yıllık iktidardan 34 gün içinde daha fazla çalıştık. Ve her partiden daha fazla çalıştık. Bu seçimi çalışarak kazanamayacağımızı biliyorum. Zekice, doğruca çalışmak benim stratejimdi. Ben proje adamıyım. Baskın bir seçimde 34 günde çok iyi bir seçim çalışması yaptık. Bütün esnafları, köyleri gezdik. İnsanlara gençlere dokunuyoruz. Bize inanan insanlar var çünkü biz insanlara umut veriyoruz. Biz ulusal arası değer kazanmış ülkesine şehrine umut olmuş insanlarız. Biz bu şehrin geleceğine umut olacağız. Biz Bingöl’e umut veriyoruz. Bu projelerin %70 i kadın ve çocuklar içindir. Değerli Bingöllüler kazanmıyorsam şerefimle kazanmayacağım. Bireysel pansumanlar yapmayacağım. Bunlar için oy veren vermesin. Bana bunlar için gelmeyin. Ben bu şehrin geleceğini kurtarmak istiyorum. Bingöl’ü kurtarmak için 48 proje ürettim ve bunu yapacağım. Toplumsal bir çözüm getireceğiz. Ben vekil olursam yandaşçı insanlar benden uzak dursun. Bizim mücadelemiz toplumsal bir çözümdür. Ben bu ülkeyi şehri seviyorum ve yandaşlara bırakmayacağım. O yandaşlara savaş açıyorum. Bu halk bana güvenirse o güveni boşa çıkarmam. Biz vekillik alırken asla patronluk taslamıyoruz. Patron halktır. Ya bu vekaleti hakkını vererek taşı ya da bırak ki genç ve nitelikli insanlar vekaleti taşısın. Bu insanlar Bingöl’e, Bingöl’ün gençlerine, kadınlarına ve geleceğine öncülük etsin. Bu işe girerken ‘’Bu kadar çarpık siyasi ilişkiler ve kirli ittifaklarla dolu bir düzenin üstesinden gelebilir miyim?’’ diye çok düşündüm. Belki benim için zor bir süreç olacak ama başaramayacağım bir şey değil. Hayatım boyunca hiç yarı yolda kalmadım, hep başardım. - Bireysel olarak seçilirseniz sonrasında başka bir partiye geçecek misiniz? Hiçbir partiye geçmeyeceğim. Bütün mesafelere aynı mesafede bakacağım. Odaklandığım tek şey Bingöl için planladığım projeler. Herhangi bir parti bu projeleri gerçekleştirmek için ittifak kurmak isterse kurarım. Ben çok renkli bir vekil olacağım çünkü korkak değilim. Belki bir muhalefet partisinden daha çok muhalefet yapacağım. Meclisin her yerinde bu projeleri dile getirip hepsini gerçekleştireceğim. Yabancı yatırımcı bulacağım. Devlet kaynaklarını da kullanacağım. Bu projeleri gerçekleştirmek hayal değil, hatta çok kolay. Bu işte kazanan Bingöl ve Bingöllüler olacak. - Aday olmamanız için tehdit aldınız mı? Bazı şeyler direkt tehdit olmasa da tehdit niteliğindedir. Bazı kesimler tarafından aday olmamam gerektiği söylenirken bazı kesimler tarafından da onların adayı olmam söylendi. Ben inandığı şeyleri yapan biriyim, bu tehditleri önemsemiyorum. Benim önemsediğim tek şey planladığım ve kafama koyduğum şeylerdir. Takiplerim beni tanıyor, ben de onları tanıyorum. Güçlü ve zayıf noktalarını iyi biliyorum, projelerimi nasıl gerçekleştireceğimi de çok iyi bildiğim gibi. Ben demokrasiye inanan biriyim. Seçimin tehdit, baskı ve trollerle değil demokrasiyle yürütülmesi gerektiğine inanıyorum. Rakiplerime ‘’hodri meydan!’’ dedim. - Seçim süreci gergin mi geçiyor? Benim tarafımdan biraz gergin geçiyor. Ziyaret ettiğim bazı yerlere başkaları da gidip seçmenlere bana oy verirlerse ‘’o olur, bu olur’’ gibi şeyler söylüyorlar. Bazı seçmenler korkup beraber çektiğimiz fotoğrafları sosyal medyadan kaldırtıyorlar. Ben kendilerine ‘’Seçim, baskılarla olmaz. Seçim demokrasinin en büyük zeminidir’’ diyorum. - Siz kaç oy almayı bekliyorsunuz? Şöyle bir ezber var, 2-1 ezberi. 50-55 bin oy hedefliyorum. Ben girişimci bir adamım. Her şey sıfırla başlar. Kim çalışırsa o sıfıra bir koyar. Bingöl halkı benim ne kadar çalışkan olduğumu gördü. Kimse 2-1 olup bu halkın sahibi olamaz, diğerleri keklik değil. Böyle bir şey yok. Bingöl’ün dengeleri değişti. Biz Bingöl’e renk, aykırılık, pozitif bir enerji kattık. İnsanlara ‘’Sizin artık bir alternatifiniz var’’ dedik. Rakiplerim benim kazanacağımdan korkmasa bu kadar baskı yapmazlardı. Ben vekil olacağıma adım gibi eminim. Vekil olmak için uğraşmıyorum, bu işi birincilikle bitirmek için uğraşıyorum. Vekil olma stratejim yok, Bingöl’de tarih yazma stratejim var. Ben bu tarihi yazacağım. Halka dokunduğuma inanıyorum. 4 günümüz kaldı. Ben bu seçimi birinci sırada bitireceğim. - Bingöl halkı size neden oy versin? Sizi diğer adaylardan ayıran özellikler nelerdir? Çeyrek asırlık bir yurtdışı tecrübem var, dünyanın dörtte üçünü gezdim. Gezdiğim her yerde yeni bir şey öğreniyorum. Çok büyük bir şirket yönetiyorum, kurumsal kimliği taşımayı iyi biliyorum. Gencim, enerjiğim. Çok çalışkanım, herkesten daha çok proje planlayıp bitiren bir adamım. Rakiplerimden daha iyi bir girişimci olduğuma, ekonomi ve yönetimi daha iyi bildiğime ve Bingöl’ü rakiplerimden daha fazla tanıdığıma emin olabilirsiniz. Rakiplerim dünyayı gençler gibi görmüyorlar, kadınları dikkate almıyorlar. Bingöl’de bir sürü kurum var, bir tane bile kurum müdürü kadın yok. Demek ki ne kadınların ve gençlerin dünyaları, ne de çocukların gelecekleri hakkında fikirleri yok. Fikir sahibi oldukları tek şey kendileri ve yandaşları. İşte beni rakiplerimden farklı kılan budur. - Bingöl Ak Parti ve HDP’nin domine ettiği bir şehir. Siz burada hangisinden oy alıyorsunuz? Sizi hangi grup daha çok destekliyor? Hepsinden alıyorum. Beni en çok gençlerin, kadınların, bu şehrin geleceği için kaygı duyan vatandaşların destekleyeceğini düşünüyorum. - Gençlerden bahsediyorsunuz ama 17 bin gencin gittiğini söylemiştiniz. Geri kalanı gitmesin diye mücadele ediyorum. Bu kanayan bir yaradır, bunu kimse görmüyor. Bir şehirde sanat, kültür, müzik, spor yoksa o şehir yoktur. Sadece siyasetçi varsa o şehirde rant vardır. - Seçimi kaybederseniz bir daha aday olmayacağınızı söylemiştiniz. Hala aynı görüşte misiniz? Ben bir çıkarım olduğu için vekillik peşinde değilim. Aksine, kendimden bir şeyler veriyorum. Zamanımı, gücümü, enerjimi. Kendimi anlatamazsam bu benim suçumdur. Kazanmazsam Bingöl’e küsmem, ama ikinci kere seçime de katılmam. Ben yazboz tahtası değilim. Siyasi hayatıma başka kulvarlarda devam ederim. Belki siyasi parti kurar, başkan olurum. Ama kimse benden Bingöl’de vekillik için ikinci bir girişim beklemesin. İnsanlar bana güvenmezse ben kendimi anlatamamışım demektir. Küsme, darılma yok. Fakat hiçbir güç beni seçimi kazanmazsam Bingöl’den uzaklaştırmayacağı gibi, ikinci bir seçime de katılmamı sağlayamaz. Bunu bütün Bingöl halkına duyuruyorum. - Siz taraftarlarınıza Cumhurbaşkanlığı için herhangi bir propaganda yapıyor musunuz? Hiçbir aday bana güven vermiyor. Ben bağımsız bir aday olarak, kendi çalışmalarımla ilgileniyorum. Ben kimseden oy istemiyorum, ‘’Bana oy verin’’ demiyorum. Ben sadece kendimi anlatıyorum. İsteyen oy verir, istemeyen vermez. Ben klasik bir siyasetçi değilim, modern ve aykırı bir siyasetçiyim. Ben bu siyasete değişim katacağımı düşünüyorum, modern bir şehir yaratmak istiyorum. Klasik şeylerle işim olmaz. -Kanada Başbakanı ile bir dostluğunuz var. Sizi aday olduğunuzda aradı mı? Deprem olduğunda beni geçmiş olsun demek için aradı. Ama adaylık için aramadı. Deprem için yardım da yaptı. - Bingöl, deprem açısından riskli bir şehir. Siz depremle ilgili 48 projeniz olduğunu söylüyorsunuz. Bize biraz bunlardan bahseder misiniz? Bazı gazeteci arkadaşlarla Bingöl depremi ile ilgili bir belgesel çekip bu konuyu her zaman Türkiye’nin gündeminde tutma gibi bir fikrimiz var. Deprem dolayısıyla yetersiz kalan köylerin imar planının yapılması, sahra hastaneleri kurulması, mobil ekmek fırınları kurulması, afet sonrası birimlerin güçlendirilmesi ve aşevleri kurulması gibi deprem sonrasına dönük projelerimiz var. Afet öncesine dönük projelerimiz ise, köy konut projelerinin yenilenmesi, deprem stoklarımızın bir an önce temizlenmesi, Bingöl’ün bir afet bölgesi ilan edilmesi. Bingöl deprem bölgesi değil, pilot şehir olmalıdır, çünkü bütün büyük depremler burada buluşuyor. Depreme her an hazırlıklı olmamız gerekiyor. Bingöl’de sadece 6 tane AFAD çalışanı olduğu söyleniyor. Eğer doğruysa, bu bir faciadır. - Seçim propagandanızda Zazaca bir şarkı kullandınız. Zazaca ile ilgili bir çalışmanız var mı? Zazaca dışında Kürtçe şarkı da besteledik, Türkçe de besteledik. Zazaca ve Kurmanç dilinin geliştirilip küçük çocuklarımızın eğitim dili haline getirilmesi gerektiğine inanıyorum. Dillerimizi, kültürümüzü kaybetmememiz gerekiyor. Bunlara sahip çıkmamız gerekiyor. Bu insani bir sorumluluk. - Vekil olursanız yapacağınız ilk icraat nedir? Kent meclisi kurmak. Çünkü önce bu şehrin sorunlarını bu şehirde yaşayan insanlarla konuşmak istiyorum. Önceliklerimizi beraber belirleyeceğiz. Böylece halk, vekil üzerinde kontrol sahibi olacak. 10-16 Mayıs Engelli Haftası oluyor. Sizin engellilerle ilgili bir projeniz var mı? Kendi paramla engelsiz bir yaşam merkezi kuracağım. Çünkü hepimiz bir engelli adayıyız. Kimin yarın engelli kalmayacağının garantisi var ki? Bunun dışında bir Kuran kursu, taziye evi ve muhtarlık koordinasyon merkezi açıyorum. Ama seçimden dolayı bir açılış yapmak istemiyorum. Bu yüzden kararı muhtara bıraktım. Bunları bir seçim kampanyasına dönüştürmek istemiyorum. Gençler ve kadınlar için ise teknoloji üssü, kültür merkezleri gibi projelerim var. Her mahallede bir tane kültür yaşam merkezi kuracağız, içinde çocuk ve kadın ve erkekler için ayrı havuzlar olacak. Spor salonları, kütüphane, sinema salonu olacak. İş bulma ve kurma için birimler olacak, muhtarlıkları da oraya taşıyacağız. Böylece sosyal ilişkilerimiz güçlenecek. Bu bir Kanada modelidir. Yeşil alanlara da çok dikkat edeceğiz. Kesinlikle modern bir şehir yaratmak istiyoruz. - Termal turizm için termal seracılık ve termal ısıtma sistemleri adı altında projeniz var. Bunun Bingöllülere nasıl bir faydası olacak? Ilıcalarımız var, sıcak sularımız var. Birileri el koysa da bunlar halkın malıdır. Isıtma sistemi çok masraflıdır ve bu bizim elimizde var. Biz termal seracılıkta Bingöl’ü bir tarım şehri yapacağız. Artık kimse tarımla uğraşmıyor. Ama projelerimizi gerçekleştirirsek yılda dört kere ürün alacağız. Yer altı ısıtma sistemini İzlanda’da gördük. Isıtma sistemini sıcak su yöntemiyle yapıyorlar. Biz bunu Bingöl’de yapsak yılda en az 15 bin liraya yakın doğalgaz masrafından kurtuluruz. Siyasetçi halkın cebini düşünmek zorundadır. Siyaset zengin olma yeri değil, bir şey üretme yeridir.