Bingöl Üniversitesi kongre merkezinde  ‘Zaza Tarihi ve Edebiyatı’ paneli düzenlendi. Düzenlenen panelde Abdullah Demir ‘ Zazaların Menşei, Göç Hareketleri ve Kurmuş oldukları beylikler’, Araştırma Görevlisi Murat Alanoğlu ‘ Osmanlı Klasik döneminde Zazalar (İdari ve İktisadi Düzen), Hasip Bingöl ‘ Zaza Şiirinin Tarihçesi ve Eleştirel Bir Yaklaşım’ son olarak Araştırma Görevlisi İbrahim Dağılma ise, ‘ Zaza Edebiyatında modern edebiyat süreci’ temalı konulardan söz etti.

Abdullah Demir, ‘ Zazaların Menşei, Göç Hareketleri ve Kurmuş oldukları beylikler’ temalı konusunda, Zazaların büyük bir coğrafyaya dağıldığını ve birçok yerde beylikler kurup adına para bastıran bir beyliklerden oluştuğunu belirterek, “Her ne kadar tarihi kaynaklarda Zaza kelimesine az rastlanırsa da Zazaları, hanedanlar vasıtasıyla tanıma fırsatı buluyoruz. Eski devletlerin birçoğunun hanedanlarının ismiyle anıldıkları bilinmektedir. Buna örnek olarak Emevi, Abbasi, Eyyubi, Selçuklu, Osmanlı devletlerini gösterebiliriz. Haliyle modern çağda hanedan devletler yerine daha evrensel isimler kullanılarak yeni devletler kurulmuştur. Zaza veya Dimili adıyla tarihte ortaya çıkmış bir devlet olmasa da birçok yerde bunların kurduğu emirliklere rastlamaktayız. Ayrıca Sasani İmparatorluğu’nun Zazalar tarafından kurulduğu bilinmektedir” ifadelerine yer verdi.

‘REVAN (NAM-I DİĞER ERİVAN) ZAZALARI’

Demir, 16. yüzyılın başlarında Revan bölgesinde yapılan tahrir kayıtlarında Dimililerin burada yoğunlukta yaşadıkları ve birçok köyde iskan ettikleri ifade ederek, “ Tahrir kayıtlarında “Yörükan-ı an cemaʻat-i Dimilû” terimleriyle hane hane şahıs isimlerini kaydetmişlerdir. “Karye-i Kara Hasan an camaat-ı Dimilû tabii Çeku” yazdıktan sonra sakinlerinin isimleri, meslekleri ve diğer özellikleri katipler tarafından kayıt altına alınmıştır” dedi.

‘PAZUKİ BEYLERİ’

Pazuki Beylerinin Çapakçur ve çevresinde uzun süre hüküm süren Süveydi beyleriyle aynı soydan geldiklerini aktaran Demir, “Pazukiler Safevi döneminde Hınıs, Tekman, Muş ve Adilcevaz bölgesine kadar nüfuzlarını artırmış bu bölgelerin tamamını hakimiyetlerine almışlardır.  16 Ramazan 967ʹde Pazuki Beyleriʹnin Erzurumʹun Pasin Sancağı’nda yoğunlukta yaşadıkları ve bazı siyasi nedenlerle iki yüz haneden fazlası Karayazı çeribaşısıyla firar ederek beri tarafa geçtikleri yani Safeviler tarafına göç ettiklerinin Adilcevaz Dünbüli Beyʹi Evliya tarafından Van Beylerbeyine haber verilmiştir. Bunun üzerine Erzurum Beylerbeyine göç sebebinin ayrıntılı bir şekilde araştırılması ve rapor edilmesi hususunda emir gönderilmiştir” şeklinde konuştu.

Araştırma Görevlisi Murat Alanoğlu ise ‘ Osmanlı Klasik döneminde Zazalar (İdari ve İktisadi Düzen) başlıklı araştırmasında Yurtluk-Ocaklık ve Hükûmet Olarak İdare Edilen Zaza Bölgelerinden söz etti. Alanoğlu, Mirdasî (Eğil, Palu, Çermik), Süveydî (Genç, Çabakçur, Hancuk), Dımıli (Hoy, Kotur, Salmas, Gerger, Sökmenabad, Urmi), Zerza (Uşni ve Lacan), Çemişgezek (Pertek, Sağman, Mazgirt, Kızuçan), Pazuki (Kiğı, Hınıs, Varto, Malazgirt) bölgelerinde Zazaların hüküm sürdüğünü ve Osmanlı notlarında kayıtlı olduğunu aktardı.

“SANCAK GELİRİNİN TAMAMI HÂKİMLERE AİTTİR”

Osmanlı Klasik döneminde Zazaların idari ve iktisadi yönlerinden söz eden Alanoğlu, Kanunnâmeye Göre Hükümet ve Sancakların Özelliklerini anlattı. Hükümet ve yurtluk-ocaklık sancaklar fetih sırasında hizmeti görülen mahalli beylere, aşiret liderlerine ve ümerâya tevcih edildiğini aktaran Alanoğlu, “ Hükümet sancaklar mülkiyet, yurtluk-ocaklık sancaklar ise sancak hâssı yoluyla tevcih olunmuştur. Hükümet sancaklarda tahrir yapılmamaktadır. İçlerinde tımâr ve ze‘amet yoktur. Sancak gelirinin tamamı hâkimlere aittir. Hükümet sancaklarda ümerâdan ve kul taifesinden hiçbir fert bulunmamaktadır. Kendi özel askerleri ve aşiret kuvvetleri mevcuttur. Yurtluk-ocaklık sancaklarda tahrir yapılmaktadır. İçlerinde tımâr ve ze‘amet vardır. Azl ve nasb kabul eylemezler. Beyler öldüklerinde veya hizmette kusurları görüldüğünde, sancaklar evlâd ve akrabalarına verilir, aile dışından kimseye tevcih yapılmaz. Sefer zamanında bağlı bulundukları beylerbeyinin emri altında sefer hizmeti yaparlar” dedi.

Düzenlenen panele Bingöl Üniversitesi Rektörü İbrahim Çapak, HÜDA Par Bingöl İl Başkanı Hamdullah Tasalı, birçok araştırma görevlisi ve öğrenci katıldı. 

Editör: TE Bilisim