Gazetemiz Yazarı Sosyolog Musa Apuhan, Bingöl’de son haftalarda artan trafik kazaları ile ilgili konuştu. Apuhan, Türkiye’de trafikte yaklaşık 25 milyon araç bulunduğunu söyleyerek bu kazaların yaklaşık yüzde 96-97’si insan kaynaklı hatalardan meydana geldiğini söyledi.

Apuhan sözlerine şöyle devam etti; “Karayolları üzerinde hareket halinde olan bir veya birden fazla aracın karıştığı ölüm, yaralanma ya da maddi zararla sonuçlanan olaylara trafik kazası diyoruz. Türkiye’de trafikte yaklaşık 25 milyon araç bulunmaktadır. Bu araç sürücülerinin tamamının araç kullanmada yeterli olduğunu, kurallara uyduğunu söylemek mümkün değil. Bunların neticesinde ise trafik kazalarının kaçınılmaz olduğu ve her geçen gün arttığı anlamına gelir. Ülkedeki trafik kazalarının son 10 yılda 1,5 milyona ulaştığı ifade ediliyor”

“KAZALARIN YÜZDE 97’Sİ İNSAN KAYNAKLI”

Bütün bu kazaların maddi hasarla atlatılması düşünülemez. Dolayısıyla bunların ölümlerle, ağır ve hafif yararlanmalarla neticelendiği kaçınılmaz bir sondur. İşin daha vahim olanı bu kazaların yaklaşık % 96-97’si insan kaynaklı hatalardan meydana gelmektedir. Bu işin başını sürücüler çekmektedir.

Sürücü pratik yapmamıştır, acemidir. Yol bilmez, son surat yola girer, kemer kullanmaz kemerini maçtan sonra takmak isteyen pehlivan zanneder kendisini.
Araç kullanırken dikkatini evde bırakır, alkol alır, arabayı meyhane zanneder, hız limitini bilmez kendini uçak pilotu zanneder, geçiş önceliğini hepten unutur; takip mesafesini nefes aldırmaz boyuta getirir, hatalı sollamayı sıradan görür, dönüş kurallarına hiç uymaz, yayaya geçiş hakkı tanımaz, yolcu indirme-bindirme kuralı onun anlayışında yok ve daha niceleri…

“ARAÇ YOLUNDAN YÜRÜYORUZ”

İkinci kusurlu olanlar, yayalar; Yola fişek gibi fırlar, araç yolunda yürür (hele hele Bingöl’lü ise trafik yolu onundur.)

Kırmızı ışıkla kavgalıdır, ana yoldan karşıdan karşıya geçer, üst geçiti kullananı aptal sayar, gece araç yolunu kullanır, aracın kendini fark etmesini ister, araç hareket halinde iken Cüneyt Arkın’laşır, hele hele çevre yoluna yakın bir yerde yaşıyor ve hayvan besliyorsa yolda geçiş üstünlüğü onda ve hayvanlarında…

“YOL KUSURU BİNGÖL’DE DAHA FAZLA”

Üçüncü sırada araçtan kaynaklı trafik kazaları meydana gelmektedir; Dördüncü sıra da ise, yoldaki kusurlardan kaynaklı trafik kazaları meydana gelmektedir. Ama yol kusuru ülkenin diğer yerlerinden farklı olarak Bingöl’de daha fazladır. Şehir içinde yolların tamamı tuzaklarla dolu. Şehir dışında ise Bingöl’e bağlantı yollarının tamamı başlayıp bitmeyen cinsten tuzaklarla dolu…

Trafik kazalarının başlıca etkenlerini başlıklar halinde tekrar belirtmek istiyorum.

1- Aşırı hız
2- Dikkatsizlik
3- Bilinçsizlik
4- Alkollü araç kullanmak
5- Trafik kurallarına uymamak

Sevgili sürücüler, yolcular, yayalar; unutmayın ki, aracı ehliyet değil insan kullanır ve yukarıda belirtiğimiz bütün kusurlar insana mahsustur. Yani kendinizi kimlerden korumanız gerektiğini unutmayın.

“BİNGÖL’DE SON 1 YILDA 100’E YAKIN KİŞİ HAYATINI KAYBETTİ”

Yaşadığımız bu küçücük şehirde son bir yıl içinde 100’e yakın vatandaşımızı trafik kazalarında kaybettiğimizi biliyor muydunuz?

Yaralıları ve hasarlı araçları söylemiyorum bile…

Bingöl’de 2016 yılından sonra trafik kazalarından kaynaklı ölümlerin, bebek ölümlerinin önüne geçtiğini biliyor muydunuz?

Kent ve trafik kültürünün kazalar üzerindeki etkisini unutmayalım, eğitim şart.

Sonuç olarak; trafik kaza ve kayıplarının geldiği nokta korkunçtur. Hem de doğal afetleri geride bırakacak boyutta…

Çözüm trafik cezalarını ve trafik ekip ve denetimlerini artırmakta değil.

Çünkü her birimiz içimizde hiçbir şeyden anlamayan ve korkmayan trafik canavarlarını beslemekteyiz.

Canavarı durdurmanın yolu onu ehlileştirmek ve evcilleştirmekle olur. Palyatif çözümler yerine kalıcı çözümler üretmek durumundayız.

“İÇİMİZDEKİ CANAVARDAN KURTULMAMIZ LAZIM”

Yol kenarlarına bolca ‘’trafik canavarı olmayın’’ tabelalarını asmak yerine içimizdeki canavarı besleyen kişilik zaaflarımızdan, ihmalkârlığımızdan, kaba cesaretimizden, hız merakımızdan, kural tanımamazlığımızdan, bilgisizliğimizden, kötü huy ve alışkanlıklarımızdan kurtulmalıyız.

Doğru eğitimler alarak yaşamlarımızın kendi elimizde olduğunu bilmeliyiz.

Trafik kazalarını asla kaderciliğe bağlamamalıyız.

Çocuklarınızın geleceğini düşünüyorsanız onları kazalardan koruyarak yarınlara canlı taşımak zorundasınız. Dolayısıyla onları meslekleri konusunda eğittiğiniz kadar trafik konularında da eğitmek zorundasınız.

Maddi ve manevi değeri ölçülemeyen tek şey candır, onun için canlarınızı trafik canavarlarına kaptırmayın veya kendi canınızın canavarı olmayın.”  (Haber Merkezi)