Türk Sağlık-Sen Bingöl İl Başkanı Kenan Alban, Sağlık Bakanlığı’nda Başkan, Başkan Yardımcılığı, başhekim, başhekim yardımcılığı, hastane müdürlüğü, hastane müdür yardımcılığı ve uzmanlık gibi kadrolara yapılacak atamalarda Sağlık Bakanlığı Görevde Yükselme Sınavı ile ilgili atama yapılması gerektiğini uzun bir süredir ifade ettiklerini söyledi. Alban, yönetici kadrolarına şartsız, sınavsız ve keyfiyete göre atama yapılması kamu çalışanlarının yükselme umutlarını yok etmekte, kamu yönetimine, devlet otoritesine olan inancı ve güveni de sarstığını söyledi.

Türk Sağlık-Sen Bingöl İl Başkanı Kenan Alban, yaptığı yazılı açıklamanın devamında şunları söyledi; “Keyfe keder yönetici atamalarının yapılması, liyakat yerine sadakat kriterinin göz önüne alınması, liyakatsiz idarecilerin sağlık kurumlarını yönetmesi kurumlar ve çalışanlar için sıkıntılar ortaya çıkarmaktadır. Unutulmamalıdır ki “ Yarım Hekim Candan Eder, Yarım Hoca Dinden Eder”.

Sağlık Bakanlığı’nın yeni dönemde eskinin bu kötü alışkanlığından kurtularak idareci atamalarında yeni bir düzen getirmesi şarttır.

Tüm bunlar göz önüne alındığında yapılacak olan tek şey, sağlıkta orta ve alt düzey yöneticilerin atamalarının tamamında yazılı sınav şartının getirilmesi olacaktır. Belli bir birikimi, kamu tecrübesi olan, sağlık kurum ve kuruluşlarında görev alan çalışanlar arasında yapılacak adaletli yazılı bir sınav ile iş ehil olana verilmelidir. 

Sağlık teşkilatında dört yıllık üniversite bitiren hatta alanında yüksek lisans veya doktora yapan kamu çalışanları yeterince vardır.

Sağlık çalışanlarının burada temel beklentileri adaletin tesis edilmesidir. On binlerce sağlık çalışanı görevde yükselme sınavını beklerken, hiçbir objektif değerlendirmeye, herhangi bir kritere tabi tutulmadan duyuru veya sınav yapılmadan sağlık kurumlarında yönetici belirlenmesi haksızlıktır ve kul hakkına girmektedir.

Sağlık Kurum ve Kuruluşları, objektif ve rekabete açık bir sınavda başarılı olmuş, mesleklerinde yetkin insanlar tarafından yönetilmelidir.

Bizim talebimiz ülkemizin ve devletimizin menfaatidir. Beklentimiz ise adaletin tesis edilmesi, ehliyet, liyakat ve tecrübenin temel kriterler olmasıdır. İşler bu seferde liyakatsizliğe kurban edilmeden ehline verilmelidir. “